Dilin söylem temelinde incelenmesi yani söylem analizi (discourse analysis) Batıda 1960lardan sonra ivme kazanmış ve üzerinde çok durulan ve yazılan bir alan haline gelmiştir. Dilbilim çevreleri dili ve dil ürünlerini bu açıdan analiz etmeye başlamışlardır. O zamana kadar dil gramer kurallarından ibaret olarak görülmüş cümle birim olarak kabul edilmiş ve cümle yapılarının incelenmesi dil çalışmalarının esasını teşkil etmiştir. Metindilbilim çalışmaları gramer kurallarını cümle seviyesinden metin seviyesine çekerek metin grameri diyebileceğimiz kuralların olduğunu göstermişler ve iletişimde birim olarak cümle yerine metnin kullanıldığına dikkati çekmişlerdir. Bağlaşıklık (cohesion) da denilen ve bir metnin nasıl oluşturulduğunu ifade eden bu metin grameri neden sonra bağdaşıklık (coherence) terimi geliştirilmiştir. Bağdaşıklık bir metni üreten ve tüketen kişiler ve bu metnin kullanıldığı bağlam yardımı ve vasıtasıyla oluşturulan anlam tutarlılığını ifade etmektedir. Bağlamın metnin oluşumuna katkısı büyüktür. Bağlam iletişimcilerin içinde bulundukları durum yer zaman dış dünya kültür katılımcıların rolleri birbirleri hakkında bildikleri-bilmedikleri ve birbirleriyle olan ilişkileri vs.nin hepsini kapsayan bir anlam taşımaktadır. Bu çalışmalardan sonra dil hep bağlamı içinde incelenmiş ve değişik düşünce ve teoriler geliştirilmiştir: Dilin Fonksiyonları Söz-eylem Teorisi Karşılıklı Konuşma İlkeleri ve Analizi Şema Teorisi Metin türü Teorisi ve Eleştirel Söylem Analizi gibi teori ve çalışmalarda dil bağlamından soyutlanmış bir çıktı olarak değil kendi kullanımı içinde bir süreç olarak analiz edilmişlerdir.