"Ben doğduktan sonra babam annemi daha çok sevmiş. Sevgi ile büyüdüm. Karakış bora fırtınalarda yaylalarda dağlarda büyüdüğüm için soyadımı Borandağı Dağı'ndan aldım. Doğanın o güzel büyüsünde doğduğum için zorlukları meşakkatleri fakirliğin ne olduğunu bilirim. Ailece çevrenin en zengini en varlıklısı olduğunu biliyordum. Sevgi ile büyüyerek en büyük zenginliğin gönül zenginliği olduğunu öğrendim. Dünya büyüktü ama benim dünyam daha büyüktü. Bir an öncede büyümek istiyordum. Büyüdükçe okumaya susamış gibi devamlı okuyordum. En çok matematiği seviyordum. Sanki dünya matematik üzerine kurulmuş gibiydi. Her şey hesap kitaptı sanki. Hem çok okuyordum hem de dağları bayırları dolaşıyordum. Doğa ile büyüdükçe kendimi daha güçlü hissediyordum. Doğa büyük bir güçmüş. Okudukça büyüdükçe kendimi herkesten akıllı görmeye başladım. Ama zamanla çok da akıllı olmadığımı anladım. Büyüdükçe sorunların da büyüdüğünü gördüm. Ama direnmekle baş etmeye çalıştım. Başardım. Pes etmenin sorunları daha da büyüttüğünü gördüm. Hep dürüst olmaya çalıştım ve vicdanımı yaralamadım."
Cemal Borandağ