Bu çalışma varoluşsal bir gereksinim olarak ortaya çıktığı kanısında olduğumuz estetik-etik ilişkisi ile doğrudan bağlantılıdır. Çalışmanın ana bünyesi ne geleneksel düşüncelerden ne de çağdaş verilerden kopuk bir yapı taşır. Bu öz içinde estetik
etik ve bu iki disiplinin birbirleriyle olan ilişkisine yönelik genel denilebilecek olana değil özel denilebilecek söylem ve çıkarımlara yer vermeye çalıştık. Böylece de estetik-etik ilişkisini duygusal yönden tutkuya sevk eden ve şaşırtıcı eylemsel yönden ise heyecan verici ve düşündürücü bir bağlamda ele almaya ayrıca önem verdik.