Sosyal medya sanal ağlar ve kitlesel iletişimin dev adımlarla ilerlediği iletişim çağına imaj çağı da demek yanlış olmayacaktır.
Bireysel örgütsel ve ülkesel düzeyde imaj yapılandırmalarının önem kazanması imajın kurulabilen ve yönetilebilen bir olgu olmasıyla ilintilidir. Halkla ilişkilerin odak noktasında imaj çalışmaları yer alır. Tüm diğer çalışmalar bu odak noktasının etrafında şekillenir. Bu nedenle imaj oluşturmak için yapılan faaliyetleri halkla ilişkiler olarak nitelendirmek yapılan faaliyetleri adlandırmada yetersiz kalacaktır. Bunun yerine "İmaj Mühendisliği" demek daha doğru olacaktır.
İşletmeler 1997 yılında belirlenen SA 8000 Sosyal Sorumluluk standardı çerçevesinde sosyal sorumlulukları kapsamında dezavantajlı konumdaki insanları destekleyerek toplumun refahına sürdürülebilir bir katkı sağlamak ve "kazan kazan" mantığı ile çalıştıklarını hedef kitlelerine kanıtlayıp olumlu imaj yaratmayı da hedefleyen Sosyal Girişimcilik alanlarına katkı vermeye başlamışlardır.
Halkla ilişkiler kapsamında tanımlanan hedef kitleler oldukça geniştir. İşletme içinden çalışanlardan başlar müşteriler potansiyel müşteriler rakipler devlet vb. ulusal ve uluslararası düzeyde birçok halk topluluğuna uzanır. Geniş halk kitlelerine ulaşmada en önemli araçlardan birisi; medya diğeri ise sanal ortamdır. Sanal ağlar ve sosyal medya sayesinde işletme bizzat kendi haberlerini yönetebilme özgürlüğüne sahip hâle gelebilmiştir. Üstelik 7 gün 24 saat düzenlenebilen son derece dinamik bir ortamda istediği görselliğe ve içeriğe istediği zamanda şekil verebilen işletmenin imajını yönetmek daha kolay hâle gelmiştir. Ancak iletişim çağında bilgilerin yaratılması kadar yayılmasının da ne kadar hızlı olabileceği düşünülürse imajın korunmasının eskisinden zor hâle geldiği kabullenilmelidir.
Halkla ilişkiler faaliyetlerinin önemi imajın nasıl istenilen doğrultuda yapılandırılacağının yanında imajın nasıl korunacağına yanıt aranması nedeniyle giderek artmaktadır.