Kapitalist sistemin varlığı toplumsal direnişi bir zaruret hailne getirmiştir.
Salt fiziki direnişle değil ideolohjik politik manevi ahlaki ve kültürel direnişle karşı çıkmak elzem hale gelmiştir. Demokratik özgür adalet ve eşit karakterli hedefli güçlerin bölünmüşlüğünden en çok egemen düzen sahipleri ve onların iktidarları faydalanıyorlar. Kendi varlıklarını sürdürme ve pervazsızca davranmalarının arkasında emek ve demokrasi güçlerinin birçok faktörün yanı sıra bu zafiyeti yatmaktadır.
Dünyadaki insanları düşünen insanların üzüntüsüne ortak olan acısını kendi acısı bilen ve dünyanın herhangi bir yerinde hiç tanımadığı bir insanın göz yaşlarına ortak olacak bir anlayış ve sorumlulukla hareket edildiğinde bir avuç sömürücü asalak ve işbirlikçinin saldırıları hükümsüz kalacaktır. Saltanat sahibinin saldırgan politikaları insanlığın vicdanında ve mücadelesinde mahkum edilerek berteraf edilecektir.
Bu kitapta derlenerek bir araya getirilen yazıların insanların ortak mücadele anlayışının birliğinin ve gelecek umudunun güçlenmesinde mütevazi bir katkı olmasını diliyorum.
Sevim Güney