Yıllar sonra benim mis kokulu Cunda'ma geri dönmüştüm. Sanki hiç ayrılmamışçasına oraya aittim bir o kadar da asırlarca ayrı kalmışçasına yabancıydım. Her şey bıraktığım yerde duruyordu. Oysa ne çok şey değişmişti. İşte evim karşımdaydı giderken canımın yarısını bıraktığım güzel evim. Gözlerim karşı eve gitti; sanki pencereden Tuan beni görecek aşağıya koşacaktı. Daha fazla bakamadım. Demir kapıyı açmaya çalışırken ağacım sessizce sitem ediyordu. Yıllarca onu mahzun bırakmıştım. Dili olsaydı da benimle konuşsaydı.