Zübdetü'l Buhari'yi terceme ederken Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve selemin muradına en yakın manayı yakalayabilmek amacıyla Sahih-i Buhari'nin meşhur ve âlimler katında muteber olan İbnu Hacer el-Askalâni'nin Fethul-Bari adlı eserinden büyük ölçüde faydalandım. Hadisin senedinde ise zincirin en sonundaki ravi zikredilmiş geri kalanı ise tercüme edilmemiştir. Ancak hadisin senedi Arapça metninde olduğu gibi nakledilmiştir. Hadisleri tercüme ederken Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve selemin muradının hâsıl olabilmesi için geniş ve açıklamalı tercemeye gidilmiş ve bu konuda Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellemin o hadise yüklediği mana büyük bir titizlikle hadise lanse edilmiş ve bu konuda hadis ulemasının görüşlerine başvurulmuştur. Sahih-i Buhari'yi Müslümanlar Kurân-ı Kerim'den sonra ikinci kaynak olarak kabul etmişlerdir. Muhammed Ümmeti bu kitabı kabul etmiş ve hadislerin tamamının sahih olduğu hükmünü vermişlerdir. Sahih-i Buharı de gerçekten bu övgüyü hak etmiştir. Hadis ulemasının bu kitaba verdikleri önem bunu anlayıp şerh etmedeki çaba ve gayretleri de bunu göstermektedir. Gerçekten özel olarak Sahih-i Buhari ve genel olarak hadis kitapları büyük çabalarla derlenip hadisler bir araya getirilmiştir. Öyle ki bir hadis için aylarca yol gidilmiş ve bunun için çok büyük çabalar harcanmıştır. İşte incelediğiniz bu Zübdetü'l Buhari'de Sahih-i Buhari'den seçilmiş 1527 hadistir. Böyle bir eseri Arapçadan Türkçeye aktarmayı nasip ettiği için Allah'a hamdu senalar olsun. Rabbim ahiret azığı kılsın. Okuyan kişilere ise öğrenme yaşama hıfz etme ve anlatmayı nasip etsin. Amin.
HARUN YILDIRIM