Zeminsiz Üçleme hemen fark edileceği gibi eleştiriden tasvire yorumdan monoloğa pek çok felsefi ve edebi yazı alışımmadık biçimlerde kullanan farklı düşünüm ve duygulanım ritimlerini eş-anlı harekete geçirebilen bir toplam.Ancak burada söz konusu olan sadece türler arası geçişkenlik sınır kaymaları ya da çakıştırmaya harmanlamaya dayalı bir kurgulama tekniği değil.Zeminsiz Üçleme'nin bizi maruz bıraktığı çok daha zorlayıcı rahatsız edici bir karmaşa.Mantık içinde mantıksızı deneyen (evet "söz'de hiç mantık aranır mı?") hep başka bir mantığa doğru ilerleyen bir yazı.