Belkide bir daha onu asla göremeyecektim.O sırada fısıltı şeklinde "Auis."diye bir ses duydum.Geçitte Vikki ve benim dışımda kimse yoktu.'Düşüncelerim bana oyun oynuyor.'dedim kendi kendime."Hayır Auisaç gözlerini."dedi yine bir ses.Gözlerimi açtığımda varolan bütün ümidimi kaybettim.Vikki..O hala ölüydü..Dudaklarına bir öpücük daha kondurdum."Auis." 'Lanet beyin!Neden beni rahat bırakmıyorsun ki?!Acı çektiğimi görmüyor musun?' "Ben gerçeğim Auis." 'Vikki'ye yeniden baktım;gözleri kapalıydı.'Sen ölüsün!'diye öfkeyle bağırdım.Gözlerimden bir damla kırmızı yaş süzüldü.'Dön meleğimdön!'dedim boş yere olduğunu bile bile..O ölmüştü.'Sensiz geçen her saniyem ölümden beter!
Her hayatın bir hikayesi vardır ve her hikayeninde bir çıkmaz sokağı...Ama herşey bu kadar karışıkken dostlukla ölüm burun burunayken tüm sevdiklerini kaybetmeyi göze alabilirmiydin ki?Hele de kahrolası bir iblis tarafından dönüştürülmüşsen..Güveneceğin dostun kalmamışsa..Dostlukla ölümün nefretle buluştuğu ve nefretle ölümün yenilgiye uğradığı bir dünyada yaşıyorsan?..Neyseki hala güveneceğim bir dostum var..
Elizabeth Victoria Caller