Yüce yaratıcı değersiz hiçbir varlık yaratmamıştır. Her varlık kıymetlidir ve kıymetini de Yaratıcısından almaktadır. Varlıkların merkezinde "kıymetlilerin en kıymetlisi" olarak insan bulunmaktadır. Çünkü o diğer varlıklarda bulunmayan akıl irade tercih kabiliyetine sahiptir. Vahye mazhar olmuş diğer varlıkların yüklenmekten çekindikleri emaneti yüklenmiştir.
İnsan küçük bir alem alem büyük bir insandır. İnsanlar madenler gibidir. Yeryüzünde çeşitli madenler bulunduğu gibi her nerede bulunursa kıymetli değerini kaybetmeyen bir özellikte; kimi de şeytan ve nefsin müdahalesiyle çamur haline gelmiş. Bazıları toprak gibi yumuşak mütevazı bazıları da sert kayalar gibi katı hırçın ve tahammülsüz...
Romanımızın kahramanı Necmettin altın kalplı bir Karadeniz evlâdıdır. Hayatın çirkinliklerine bulaşmamış fıtratındaki güzelliği hep korumuştur. Köyünde manevi bir şahsiyet olan Molla'nın terbiyesinde yetişmiş olması onun tertemiz kalmasında önemli olmuştur.
Necmettin dikenler arasında açan bir gül gibidir. Yaratılış güzelliğini korumuş nazik narin kırılgan ve duygusal bir karaktere sahiptir. Çok zengin bir iç dünyası vardır. "Sizin hayır zannettiğiniz şeyde şer şer zannettiğiniz şeyde hayır olabilir" ayetinin tefsiri gibi bir hayat hikâyesinin olması romanımızın kahramanı olmasında etkili olmuştur.