"Neden en sevinilecek anlarımızda bile sevinemedik?"
Yinelemek isterim: Romanın dokusu kusursuz bir yapısal bütünlük sunmakta her bir ayrıntı her ince çizgi her ayırtı gerçeklik izlenimini pekiştirerek bu bütünün içindeki yerine anlamına hiçbir zorlamaya meydan bırakmaksızın tam intibak etmekte.
Füsun Akatlı
Ağaoğlu yazın düzeyinde "yarının tarihçilerinden" olma işlevini daha Ölmeye Yatmak'la çok etkin biçimde üstlenmişti. Pek çok şeyler uğruna ölenlerle pek çok şeyler pahasına hayatta kalanlarla dolu olan Üç Beş Kişi bu zincirde yeni bir halka. Çetin bir kitap olduğu yadsınamaz; okur istesin ya da istemesin hep dönüp düşünmeye dününü ve bugününü yargılamaya zorlanıyor. Ama bunu göze alan okurları bekleyen ödül de küçümsenecek gibi değil: Çok ciddi tutulmuş bir hesaplaşmanın tanıkları yaşayanları arasına girmek...
Ahmet Cemal