Güneş ertesi gün yine Çakır Yatak'tan doğdu ve kuşluk vakti vakitsiz öttü birkaç horoz... Büyük bal armudu ağacının dalları arasında yolunu kaybetti öğlen rüzgârı köpeklerin havlamaları çocukların ağlamalarına karıştı ve sonra tüm sesler bir araya gelip çağlayarak akan derelerle akıp gitti zamanın bağrına... Gün boyu yorulup hırpalanan güneş canını zor attı Danalık Tepesi'nin yamaçlarına ve ağır ağır tırmandı Danalık Tepesi'nin zirvesine... Danalık Tepesi'nin zirvesinde son bir kez işmar etti güneş az sonra karanlığa terk edeceği Büyükdağ'a...
Büyükdağ'da şimdi çalı çileklerinin savdığı mevsim başlıyordu...