Arap edebiyatçılarının ve Mu'tezilî din bilginlerinin önde gelen simâsı olan Câhız'a ait Saray Âdâbı başlıklı eser devlet başkanlarının yaşamları söz konusu olduğunda "mahrem" olarak nitelenmesi mümkün olan ve hakkında geniş bilgiler elde etmenin pek de imkân dâhilinde olmadığı bir kesite odaklanmaktadır.
Eserde halife/hükümdarların gündelik yaşamları ve özellikle eğlence hayatlarına yer verilmekte; yöneticilerin huzuruna çıkma yetkisi bulunanlara bu çerçevede bir davranış rehberi sunulmaktadır. Dört halife sonrası değişen devlet yapısı içerisinde Arapların kısmen yabancı olduğu bu unsurlar için gösterilen adres umumiyetle Sâsânî tecrübesidir. Nispeten Hint ve Bizans tecrübelerine de yer verilirken konu âdeta tüm devletler için geçerli ortak aklın ürünü bir gelenekler zincirine işaret edilirmişçesine ele alınmaktadır. Eserde anlatılanlar daha çok tabir caizse "bürokratik gelenek" denilebilecek bazı hususiyetlere ve dinî nasların doğrudan düzenlemediği alanlara yönelik değerlendirmeler içermektedir.