Bilmeyenlerin zannettiği ve peşin hükümlü din karşıtlarının iddia ettiği gibi İslâm; insanların hayatını zehir eden ve kişinin yaşamsallığını cendereye sokan bir sistem değildir.
O;
Allah'ın insanlara verdiği en güzel duygu olan sevgi özgürlüğünü yaşatan bir ahlak sistemidir.
İslam'ın en önemli bildirisi; varlık paylaşımı adalet zulümden uzak durmak insan haklarına saygı ve Yunus Emre'nin söylemiyle yaratılanı Yaratandan ötürü hoş görmektir.
* "TÜRKLÜK" konusuna gelince;
Türklük bir ırkçılık sloganı değildir.
O; kadersel birlikteliğin temelini oluşturan ulvî bir oluşumun resmi adı. Kendini; bin yıldır dünya tarihine yön vermiş müstesna bir "AİDİYETİN" içinde hissedenlerin ismidir.
Kim olduklarına gelince;
Fransız İmparatoru Napolyon Bonapart Türkleri şöyle tarif ediyor. " Bir ülkeyi şereflendiren bir tek fazilet vardır; Vatana icabında her şeyini tereddütsüz FEDA edebilecek kadar bağlı olmak... İşte Türkler bu çeşit kahramanlardır ve ondan dolayı Türkler öldürülebilir lakin mağlup edilemezler."
Bir başka yabancı William Pitt'in görüşü ise şöyle;
".... O Türkler ki yegâne sevdikleri şey HAK'tır HAKİKATTİR.
Bütün bu söylemlerin "NEDEN" leri tüm belgeleriyle bu KİTABIN içinde!