2002 yılı civarında doğanlar AKP Hükümetinin gölgesinde büyüdüler oy kullanma yaşına girenlerin hafızasında da kıyaslama yapabilecekleri başka bir siyasi iktidar yok. İlk gençlik dönemine adım atmış bir kuşağın duygularından davranışlarına beğenilerinden zevklerine kadar her şey ekseninde AKP'nin olduğu bir kültür dünyasında şekillenmiş sayılır. Çizgileri şimdi bir hayli netleşmiş kültür dünyasının geçmişteki ipuçlarını ve eğer herhangi bir kırılma yaşanmazsa yakın gelecekteki muhtemel evrimini içeren bir tablo çizmek için yeterince uzun bir süre bu. Toplumsal bir dönüşüm yaratmak iddiasıyla iktidara gelen AKP açısından kültür bir derlenip toparlanma saflaşma aracı olduğu kadar kendisini geçmişe ve muhaliflerine karşı korunaklı kılan muhalifleri ile yandaşları arasında sınır çizen bir kimlik vurgusuydu. Bu yüzden etrafında saflaştırdığı kesimlerin canını acıtacak iktisadi düzenlemeleri yaparken de politik kararları alırken de dikkati hep partinin kültürel iddialarında toplamaya çalıştı. Bunda da bir hayli başarılı olduğu söylenebilir.
Elinizdeki kitap AKP'nin kurduğu kültür dünyasının artık tamamlanmış resmindeki öğeleri bunların arasındaki bağıntıları irdelemeye ve denk düştükleri iktisadi ve sosyal ilişkileri tartışmaya çalışıyor. Dizginsiz bir piyasaya Neo-Osmanlıcı ütopyanın tuğrasının basıldığı böyle bir dönemde yoksulun takvasının İslami burjuvazinin marka hırsıyla imtihanından çıkan sonuç AKP döneminin de temel çelişkisi olarak beliriyor. Yeni Türkiye bu ikisi arasındaki kurgulanmış uyumdan değil gizlenemeyen derin çelişkiden doğacak gibi görünüyor.