17 Ağustos depremi geride bıraktığı binlerce ölü ve yaralının yanı sıra yıkıp harap ettiği yerleşim merkezleriyle. Türkiye'nin yaşadığı en büyük felaketlerden biri oldu.
Depremin hemen ardından konu ile ilgili uzmanların yaklaşım ve yorumları akademik tartışmaların sınırlarını aşıp yazılı ve görsel medyada geniş yer bulunca günlerce deprem gerçeğiyle birlikte yaşadık. Bu tartışmalar toplumun aydınlanmasında kuşkusuz çok önemli bir işleve sahipti ama yorumlardaki farklılıklar kamuoyunda değişik 'deprem senaryoları'na dönüşerek birer kâbus haline geldi. Özellikle Marmara'da 30 yıl içinde olacağı öngörülen depreme ilişkin tartışma neredeyse bir kaosa dönüşmüş durumda. Bu nedenle de en yetkili ağızların açıklamalarına bile kuşkuyla yaklışılıyor bugün.
En başından beri yaptığı açıklamalarla kamuoyunun yüreğini ferahlatan Şener Üşümezsoy işte bu kitapta Marmara depremiyle ilgili bütün yaklaşımları tek tek ele alıp bilimsel veriler ışığında inceliyor ve bir kez daha yineliyor: "Marmara'da 7'den daha büyük bir deprem olamaz!.."