Bütün amacı insanlığın tarih içerisindeki görevini yerine getirmesinde ona yardım etmek olan Kur'an'ın ifadeleri zamanla tersine çevrilerek insanı tarih içinde sorumsuz kılan onu anlamsız bir teslimiyet ve şahsiyetsizliğin kucağına iten yorumlara maruz bırakılabilmiştir. Kur'an'ın insanlığa vermek istediği tarih bilincinde merkezi bir konumu bulunan 'Allah'ın tarih içindeki davranış tarzı' (sunnetullah) fikri de Kur'an'ın anlaşılmasındaki bu yozlaşmaya bağlı olarak yıpranmış; dahası tamamen ilgisiz bir fikre yerini terkederek 'tabiat kanunlarının Kur'an'daki ismi olarak algılanır hale gelebilmiştir. Bizim görebildiğimiz kadarıyla bu süreçte sünnetullah ifadesinin Kur'an-dışı İslamî literatürde kavramlaştırılması önemli bir rol oynamıştır. Aynı durum pek çok Kur'an ifadesinin de ortak kaderi olmuştur. Dolayısayla Kur'an'ı anlama çabasında ilk adım Kur'an ifadelerinin yerli yerine oturtulması olmak durumundadır.