Yirmi birinci yüzyılda teknolojik gelişmelerin de etkisiyle büyük bir "öz güven patlaması" yaşayan insanlık; kuruluşundan bu yana kendi yasalarına göre çalışan başta ekolojik sistem olmak üzere: Biyolojik ve jeolojik sistemlere müdahale ederek; kendi kurallarına göre değiştirmeye kalktı. İşte başta bazı hastalıklar olmak üzere; birçok sorunlar da burada ortaya çıktı. Maalesef bugün nerede ise hepimiz hastayız! Hastalıklarımızın ise çeşit çeşit adı olsa bile en yaygın olanı: "Parçalama Hastalığı" olup çok da kolay tedavi edilebilecek gibi de görünmemektedir. Günümüzde teknolojik gelişmişliğin de etkisiyle: İnsanoğlu bütünü anlamak için onu parçalamayı seçti. Parçaları üzerinden bütünü; anlamaya ve tanımaya çalışmaktadır.. Oysa ki parçaları birleştirerek bütünü tanımak hem daha kolay hem de daha doğal bir yöntem olduğunu da bilmesine rağmen. Yıllardır; maddeleri parçaladık yetmedi. Atomları parçaladık bitmedi. Bu iş daha nereye kadar gidecek? Ve ne kadar daha sürecek? Bilinmez! Ancak bizler bir an önce maddeleri ve sistemleri parçalamaktan vazgeçmek mecburiyetindeyiz! Yoksa: Korkarım çok yakında yeryüzündeki yaşamı kökünden bitireceğiz!.. Bu arada bazı "Laboratuvar Kaşiflerine" de birkaç hatırlatmada bulunmak isterim: Hani; Sizlerin mikro organizmaları incelemek için hergün baktığınız o devasa büyüteçler'iniz (Dev Elektron Mikroskoplarınız) var ya! İşte o büyüteçler; incelediğiniz o organizmaları sizlerin gözünde milyonlarca kez büyütmekte iken; sizleri de belki onların "gözünde" milyonlarca kez küçültüyor olmasınlar (?) Yine: Belki de sizler; onları tanımaya çalışırken; onlar da bizleri anlamaya çabalıyor olmasınlar? Dahası: Belki de onlar da bizleri merak ediyorlardır (?) Kim bilir? Ne dersiniz? Bir de böyle düşünmeyi denemelisiniz!.. VEYSEL TOPALOĞLU (ŞAİR; SADEKUL)