Felsefenin etrafında örülen güç olduğu yollu söylence ona mesafe alanların ilk bahanesidir. Ne var ki ondan fazla kitabıyla ve Heidegger üzerine yaptığı çalışmalarla Fransız düşünce dünyasının yakından tanıdığı Dominique Janicaud bu kitabında felsefede bahanelere yer olmadığını açıklıkla gösteriyor. Düşünürün felsefe okumaya niyet eden kızı için kaleme aldığı kitap okuruna öğretmenlik taslamak yerine her iyi kitap gibi okuruyla sohbet ediyor. Bunu yaparken felsefede amaçların slogana dönüştürülmemesi gerektiğini mütevazılığın düşünceden ayrılamayacağını ve de bilme arzusunun olgunlaşmanın ilk adımı olduğunu işaret ediyor.
Otuz Günde Felsefe indirgeyici özetlerle dolu ve kafa karıştırıcı tanıştırma kitaplarının aksine saf merakın güzelliğini soru sormanın neşesiyle harmanlıyor.