Türkiye'de Avrupa Birliği'ne üyelik süreci bağlamında yapılan siyasi hukuki reformlar demokratik gelişmeler özgürlükçü yaklaşımlar bir taraftan sivil toplum kuruluşlarının gelişmesine diğer taraftan yoksulluk gibi sosyal sorunların çözümü noktasında farklı adımların atılmasına zemin hazırlamıştır. Küreselleşmenin ve teknolojik gelişmelerin etkisiyle ortak sorun olarak görülmeye başlanan yoksulluk önceleri sosyal politikaların ana başlığını oluştururken son dönemlerde sivil toplum örgütlerinin de mücadele verdiği bir alan haline gelmiştir. Dünya nüfusunun %10'u dünya gelirlerinin %70'ine sahiptir. Bu alanda başı çeken ABD dünya gelirinin %25'ine sahipken Japonya ve Almanya O'nu takip etmektedir. Buna karşılık Dünya nüfusunun yarıya yakını günlük 2 Amerikan doları gelirin altında yaşarken günlük 1 doların altında yaşamını devam ettirmeye çalışanların dünya nüfusuna oranı 5/1'dir.
Yoksulluk; insanların beceriksizliğinden tembelliğinden eğitimsizliğinden doğal kaynakların yetersizliğinden bölgesel farklardan kaynaklı bir sorun olmaktan öte yoksul insanların haklarını başkaları yedikleri için ortaya çıkan bir sorundur. Diğer bir ifadeyle açlık; aş insanların doymamasından değil tok insanların doymamasından kaynaklı bir sorundur.