Günümüzde eriştiği merhaleye bir genişleme ve derinleşme süreci sonucunda ulaşan Avrupa Birliği (AB) 1950'lerde temellerinin atılmasından bu yana yetkilerinin kapsamını sağlık ve sağlık politikaları dahil sosyal politika alanlarını da kapsayacak biçimde gittikçe artan bir ivmeyle genişletmeye devam etmektedir. Özünde ekonomik
entegrasyon merkezli bir bütünleşme süreci yaşayan AB özellikle "yayılma etkisi" ile sosyal sektörleri de etkiler ve kapsar duruma gelmiştir. Üye ve aday ülkelerin
diğer alanlara ek olarak sağlık ve sağlık politikalarını AB'nin dinamiklerinden muaf tutması mümkün değildir. Sağlık sektörü ülkelerin gerek adaylık gerek katılım müzakereleri ve gerekse de katılım süreci ile birlikte doğrudan ve dolaylı olarak etkilendiği ve uyumlaşma ve yakınlaşma göstermesi gereken alanlardan birisidir.