12 Eylül benzeri toplumsal travmalarda oradan oraya savrulan insanların kesintiye uğramış yaşamlarını yalın bir gerçeklikle okura sunan 14 öykü Anadolu'nun hemen her köşesinden Evliya Çelebi misali beslenir. Sürgünler ayrılıklar ihanetler çatırdayan evlilikler sevgiden ayrı düşen çocuklar umutsuz ve imkânsız ilişkiler kendini yenileyebilen aşklar emek ve insanlık onuru uğruna verilen mücadele bu savrulmaların odağına yerleşir. Yaşamın izdüşümünde saklı olan hüzün ve acının aynı zamanda öğretici ve onarıcı olan yönü her şey kendi içinde zıddını taşır gerçekliğiyle verilir. Bu gelişim süreci okura sunulurken öykü kalıplarının estetik bileşenleri sade ve akıcı bir anlatımla bütünleşir Bir sabah ansızın gelen hüznün ertesi sabah umudun kapısını çalmayacağını kim bilebilir ki?..