AŞK; tarifini bizim yapamayacağımız kadar kutsal bir duygu...
AŞK; Ferhat'ın Şirin için dağları deldiği Kerem'in Aslı'ya yandığı Mecnun'un Leyla için çöllere düştüğü mese-lenin sadece Tahir ve Zühre olabilmekte yattığı bir sonsuzluk menekşesi AŞK...
Ve AŞK aslında Hz. Mevlana'nın "Bu denizde ölmek var bize" deyişi ile Şems'i Tebriz'i ile olan gönül muhabbeti ve Allah'a olan tutkusu bağlılığı ve öldükten sonra mezarımızı yerlerde değil ariflerin gönüllerinde aramasının hikâyesi.
AŞK; Yusuf'u Kenan ilinde kaybedip Taptuk'un kapısında kul olan ve aşıklar ölmez diyen bir garip Yunus Em-re'nin hikayesi..
AŞK; İncinse de incitmeyen dergâhında sevgiye yer açan Hacı Bektaş Veli'nin hikâyesi
AŞK; Yemen illerinde "Ben yangınımı gözyaşlarımla söndürdüm" diyerek görmeden seven ve aşkı annesinin gözlerinde gören Üveys'in hikâyesi...
Ve "AŞK" aslında herkesin yüreğinde saklı tuttuğu ve kalbimizin sahibi Yüce Allah'ın insana bahşettiği en büyük nimet..
AŞK hangimizin yüreğinde saklı değil ki? ...