El: "Bir kez önüm sıra beliriverince ışıltılı gözlerin
Etrafa anlam dolu hayatlar bahşeden ruhundan bir esinti düşünce nâdan ellerimin üzerine
Senden gelen selam bir cennet muştusu
Şerha şerha yarılmış yüreğe sağaltıcı bir ecza acıya müsekkin yaraya merhem..."
Kör Said: "Bizlere sunulan muazzam imkânlara karşın herbirimizin kurabildiği yaşamı bir gözden geçirelim yeniden merhum Kör Said'in mübarek ruhunu şad eylemek için her gün küçük muhasebeler yapalım sözümüzün tavsiyemizin ve varlığımızın etrafımızda yarattığı etkileri sık sık gözden geçirelim varlığın içinden öylesine geçiveren etkisiz birer esinti miyiz yaprak kımıldatmayan bir küçük yel mi kimsenin teninde ürperti yaratmayan olmasa da olan..."
İsa'nın uzun ve kesik kolu üzerine: "Bir şafak geliyor buraya doğ ru hızla ve önlenemez bir şekilde bir şafak geliyor ve zamana aldırmadan mekânlara aldırmadan sınırlara aldırmadan isimlere aldırmadan her bir parçayı bir bütüne bağlayıp hepimizi tamlayacak her eksiğimizi giderip İsa'nın kesik kolunu taşıyacak bir omuz getiren bir şafak. Şimdi içinde senin de olduğun türküler söylüyoruz sık sık sen diyoruz ey sevgili ey bizden parça parça alıp götüren merhamet nedir bilmeyen sevgili ey güzeller güzeli toprak rengine bürünüp bir vatan olan dağ/bayır/ova olan sulak arazi ve amansız çöl olan sevgili..."
Mustafa Ekici'den her biri birbirinden sarsıcı denemeler...