Bu kitapta anlatılanlar Ferhat ile Şirin'in yaşadığı aşk değildir; bunun efsane olmasını sağlayan kötülerin hikâyesidir.
Okuduğunuzda farkına varacaksınız; özel olanın iyi değil kötü olduğunun... Klasiktir; iyi fakir ve zayıf; kötü ise güçlüdür zengindir. İyi sevgilisine kavuşmak ister ama kötü buna izin vermez. Nihayetinde kötü yenik düşer ve iyi muhteşem bir final ile sevgilisine kavuşur; çektikleri zorluklar karşısında kenetlenir kıymet bilir müthiş bir mutluluk ile senede bir çocuk yaparak yaşar giderlerdi.
Peki ya kötü olmasaydı? Bu muhteşem aşkın bir anlamı kalır mıydı? Hiçbir zorlukla karşılaşmadan evlenirler; otuz yıl sonra iyi adam antropoz iyi kadın menopoz olur. Aşklarında heyecan kalmaz; monoton mutsuz ve yaşlı geberir giderlerdi. Belki de boşanırlardı. Haliyle iyi kadın çalışmadığı için iyi adamdan aldığı nafaka ile kokonalık yaparken iyi adam ise nafaka sonrası maaşından kalan para ile barlarda takılarak genç kızları yatağa atmaya çalışan bir kırklı yaş abazasına dönüşürdü.
Kötünün kıymetini bilelim; onu ezelim aşağılayalım ama asla öldürmeyelim. Çünkü o olduğu sürece iyi var olacak...