Sonra yaklaşan fecr sıyırdı kendini tüm grilerdenbeyazına sarı kattı adına renk dediler
Bildin sen onu adı nur
Bilemedim ben onu gölgemin varlığı da nurun ala nur...
Ey beni elinde demir edip de döven Davud
Vallahi demirimin suyu Nil'in koynundan değilsenin gözlerinden akmazsa pas tutmuş yüreğim yeniden kalıba sığmaz
Vallahi Süleyman'ın mabedi bu yüreği kabullenmez
Bildin sen o mabedi
Bilemedim Burak Duvarı'na daha inşa edilmezken akıtılmış gözyaşlarına gözyaşlarımın düşüp de meşk edeceğini...
Herkes her şey hepsi... Bir Arafat duasıyla geride kaldı
Yazgım artık makamı Sad'dır.
Sad; kalbin gözüdür.
Ey kalbimin gözü olasın diye dua dua Arafat da yüzümü babam Adem'in oturduğu taşa sürüp yazgımı annem Havaya muştuladığım
Vallahi bütün günahlarıma tövbe edip
Seni senden değil Rabbimden istedim
Seni bu dünyaya değil ötesine yar olarak diledim...