İnsanın düşünmede özgür olduğu herkesçe söylenir durur. Bir kimse istediğini düşünmekten düşüncesini açığa vurmadıkça asla menedilemez. Onun kafasının işleyişine sınır çizen yalnız görgü ve tecrübesi ile tahayyül kabiliyetidir. Fakat kişiye özgü olan bu doğal düşünme özgürlüğünün kıymeti azdır. Eğer düşüncelerini başkalarına geçirmesine izin verilmezse bu özgürlük düşüneni hoşnut etmediği gibi ona keder bile verebilir; hele etrafındakiler için onun bu özgürlüğünün hiçbir faydası olmayacağı çok açıktır. Bundan başka ruhu şiddetle etkileyen düşüncelerin saklı tutulması son derece güçtür. Bir kimsenin düşüncesi kendisini etrafındakilerin hal ve hareketlerine düzen veren fikir ve adetleri eleştirmeye onların bağlandıkları inançları reddetmeye takip ettikleri hayat tarzından daha iyisini tasavvur eylemeğe sevk edince o insanın düşüncelerinin doğruluğuna kani olduğu müddetçe sessizliği ile ağzından kaçırıverdiği sözler ile veya bütün hal ve tavrı ile kendisinin etra fındakilerden farklı olduğunu onların düşüncelerine katılmadığır açığa vurmaması nerdeyse imkansızdır...