Ayın hilal şeklinde bembeyaz yükseldiğini gördü. Üzerindeki lekeleri izledi. Bir parça çam dalını üzerine battaniye gibi çekti. Çok yorgundu. Bütün gün birkaç parça ot dışında hiçbir şey yememişti. Yarı baygın sayılırdı. Bu şekilde daha ne kadar devam edebileceğini bilmiyordu. Gözkapakları ağırlaşıp kapanmak üzereydi. Baykuşun sözlerini düşündü. Demek kayıp ülkeyi çoktan bulmuştu. Şu an tam da oradaydı. Peki kampa nasıl geri dönecekti? Orası da mı kayıp ülkeydi? Bunları düşünürken ağaçların arasında bir kıpırtı duydu.