Çağla Gürpınar yüksek topuklularıyla yerleri döven bir çift uzun bacak olmanın yanı sıra dişli ve çekici bir kadındı. Yıkılmaz görüntüsü yıkılmışlığından geliyor ve onu asıl karakterine uymayan sert biri olmaya itiyordu. On iki yaşındayken ailesinin yaşattığı trajedi tüm hayatını etkilemişti; derin bir yalnızlığın en acısız son olduğuna inanıyordu. Kimselerin bilmediği çaresizliği onu güvensizliğin derin kuyusunda bırakmıştı.
Kadir Tuna evli kadınların bile hayır diyemediği lider ruhlu çekici bir adamdı. Kadınlar onun için birer oyuncaktı. Aşkı sadece bazı eylemleri daha edepli söylemenin bir yolu olarak görüyordu.
Türlü bağlantılarla sürekli hayatının bir köşesinde olan Çağla'yı gördüğünde onunla da oynayabilecek miydi?
Biri aşkın yıkıcılığına diğeri ise tutkusuna inanan bu iki insanın aşk hakkında bilmediği bir şey vardı: Korkaklar asla kazanamazdı.