Siber uzayda özgürlük ve güvenlik ikilemi üzerinesiyaset bilimi ve felsefesi üzerinden çalışma sayısı şaşırtıcı derecede az. Dahası yapısının anlaşılması zor ve tanımlarının hala muğlaklığını sürdürdüğü böylesine bulanık bir alanı anlayabilmek için soyut düşüncenin bütün yöntemlerine ihtiyaç olduğu ortada. Bülent Akkuş bu nedenle çalışmasını özgürlük ve güvenlik kavramlarının birey ve iktidar arasındaki eşitsiz orantıyı nasıl yaratmış olduğundan başlatarak okuyucuyu fiziki evrenin inşa olmuş yapısıyla tanıştırıyor.Böylece okuyucu bu inşa sürecinin yaşanmamış olduğu siber uzayın tanımı için hazır hale gelirken Akkuş bu tanımı hem teknik anlamda hemde siyaset felsefesinin ''doğal durum'' tanımlarına uygun bir mantıkta ustaca çözümlüyor.Sonrasında ise bu alanda gelişmekte olan özgürlük ve güvenlik karşılaşması okuyucuya sunuluyor. Yazar çalışmasının son kısmında ise''Siber uzay için yeni bir 'toplum sözleşmesi' gerekli mi ?'' sorusunu okuyucuya sunuyor ve bu konudaki kendi önerisini paylaşıyor.