"Meryem ayaklarının altındaymış gibi görünen denize bakarken elindeki tabaktan çilekli pastasını şuursuzca yemekteydi. Sehpada koca bir pasta yanında çeşitli kurabiyeler yine koca bir çanak meyve ve bardağında limonata vardı. Gözü güneşin son ışıltılarıyla parlayan denizdeydi. Denize baktığı gibi insanlara da yukarıdan bakmaya başlamıştı farkında olmadan. Başkasının hayatını yaşıyor gibiydi hâlâ nasıl oldu da bu saray yavrusu evde kraliçeler gibi ağırlandığına şaşıyordu. Biri çimdik atsa da rüya olmadığına emin olsam diyordu."