"İki cinsiyet arasındaki mevcut toplumsal ilişkileri düzenleyen ilke -yani bir cinsiyetin diğerine hukuki itaati- yanlıştır ve günümüzde beşeri gelişimin önündeki başlıca engellerden biridir; ve bu durum mükemmel eşitlik ilkesi ile değiştirilmelidir.''
19. yüzyılın en etkili İngiliz düşünürlerinin başında gelen John Stuart Mill bu eserinde toplumsal hayatın temelini oluşturan cinsiyetler arası ilişkilerin görünenin ötesindeki satır aralarını detaylı analizlerle okuyucuya aktarıyor. Mill deneycilik ve faydacılık ekseninde ortaya koyduğu çıkarımlarıyla etkileri günümüze kadar ulaşan cinsiyetler arası iktidar ilişkilerine psikolojik sosyolojik ve sosyoekonomik açıdan ışık tutuyor.
Kadın hakları hareketlerinin oluşumuna 1869 gibi erken bir tarihten ilham veren bu eser bu konuda yazılan ilk metinlerden olma özelliğini de taşır.