Tuzaklarla dolu sarp bir arazide ilerlerken yüreğinden başka silâh tanımayan korkusuz gerillalardık aşkın ülkesinde Sevgiliyi inciten kim varsa kartal gibi süzülürdük bulunduğu her yere. Bizi uzak menzillerde yaralayan yakınlıklarımızdı yine de. Beklenmedik zamanlarda en duyarlı yerimizden vurulup düşerken gözlerimizi kısarak bakardık geride kalan ne varsa. Mertlik bizim şanımızdı; yapaylığın hiçbir türünü tanımazdık.