Hissettiklerimi yazıyorsam hissetmenin ateşini azaltmak için başka çare olmadığından. İtiraflarım önemli değil; çünkü hiçbir şey önemli değil. Hissettiklerimle manzaralar çiziyorum ben."
Pessoa'nın yarattığı dış kimlikler bir anlamda kendisinin de başka halleri gibidir. Hissettikleri itirafları ve oluşturdukları ideallerle sıradan insanlardan ayrılan kimlikler; acıyı coşkuyu aşkı zamanı ve yaşamı öğretildiği göründüğü gibi yaşamazlar. Acılarda zaman aşımı olmadığı gibi zamanın kendisi bile derin bir acı vermeye yeter. Birkaç gün yaşanılan bir aşk birkaç ay yaşanılan bir kasabadan ayrılmak birkaç yıl gözlerin yollara gömülmesi tenin parçalanması bilincin zayıflaması gibidir. İşte yoğun yaşanan bir acı giderek kayıtsızlığa yol açar. Huzursuzluğun Kitabı kurmaca bir karakterin hayatını anlattığı bir roman mı? Yoksa roman kahramanının yerine geçen ve sık sık birbirinin yerini değiştiren Pessoa'nın hayatla ilgili kendine ait olan ve olmayan düşüncelerini döktüğü evirip çevirdiği bir denemeler anlatılar toplamı mı?