Bakma sen!
benim zırhlarımı kuşanıp
deli yel gibi esip savurduğuma
sen gel de beni...
gizli köşelere sinmiş
saçları yoluk yoluk küçük kıza sor.
Bakma sen!
kocaman kocaman konuşup
yedi düvele kafa tuttuğuma
sen gel de beni...
gözümün daldığında gittiğim yerlere sor.
Bakma sen!
yorulmaz-yenilmez gibi göründüğüme
sen gel de beni...
kırk fırın dolaşıp ekmeksiz kaldığım günlere sor.
Bakma sen!
benim gülümser hallerime
sen gel de beni...
küllenmiş yangınlara kirpiğinden su içiren gözlerime sor.