Bazı şeyleri içinizde bertaraf edemezsiniz. Onlar yaşanmıştır ve öylece bitmiştir. Hep havada kalanlar vardır; ama kimse de bir şey demiyordur. Yaşanılan ve yaşatılanlar için: "Bunun bir karşılığı tüm bu olanlara neden olan birileri olmalı!" dersiniz; ama kimse bu sorumluluğu almaz ve herkes sizin dışınızda tam olduğunu söyler. İşte böyle bir zamanda önemli bir kitapla "Tanrılar Okulu" ile karşılaştım o eşsiz gücü keşfetmemde farkındalık yarattı ve bütün sorumluluğu kendim almaya karar verdim. anlamına gelen insanın bütün olumsuz durumlarda kendisini suçlama düşüncesidir. Bu suçlamayla birlikte insan kendi içinde kendini alaşağı eden düşünüş biçimini yok etmeye niyetlenerek bir ayağa kalkış sürecini başlatır. Kendimle birlikte birçok insanın da sonu gelmeyen karanlık bir tünele girdiğinde yaşadıklarını ve eler hissettiğini gördüm. İnsanın sürekli olarak bir kısır döngü içinde hep aynı olaylarla karşılaştığını bunu da ancak kendi mutlak gücü "iradesi" ile değiştirebileceğini fark ettim.
Sonucu ve karşılaştığımız olayları değiştirmek için her birimizin içimizde "Mea Culpa" "Benim Hatam" diyerek sınırsız sorumluluk duygusu ile eyleme geçmesi gerekiyor. İnsan karşılaştığı bütün sonuçları ancak kendi içinde bulunan sınırsız güç ile ve bununla ilgili sorumluluk alarak değiştirebilir.
"Tanrılar Okulu"nun sokaklarında dolaşırken adeta dört mevsimi de yaşıyordum. Yaşamda kullanacağım unuttuğum veya hiç farkına varamadığım kelimelerin altını çizdiriyordu. İlk sayfasını çevirdiğimde "Bu kitap ebedidir." Sözünün karşılığını tam olarak verdiğini sonradan anladım. İçimde dağılan parçaların birleşmesi ve "bireysel devrim" im için ısrarlı bir yol göstericilik yaptı.
Benim dışımda olan diğerleri ise bir gün kendilerini benim yerime koyabilmeyi gerçekten başarabilirlerse içlerinde bütün duygularını donduran bir kasırgayla karşı karşıya gelecekler. Herkese her şeye ve hepsine iyi geldiği için MEA CULPA