Çevre sorunları geleceğimizi ilgilendiren çok boyutlu hangi kuşaklara ve hangi zaman boyutuna kadar ulaşacağı belli olmayan dışsal maliyetler içeren önemli bir konudur. Çevre sorunları aktif toplumsal katılımla çözümlenebilir. Aktif Toplumsal Katılımın olmadığı yerde Çevre sorunlarının çözümünü üstlenen sadece devlettir. Devletin üretmiş olduğu çözümler ise aktif toplumsal katılım ile desteklenmediği takdirde Çevre Sorunları gerçek anlamda çözümlenemeyecektir. Dolayısıyla çevre sorunlarının çözümünde tüm toplumsal kesimler gibi çalışma hayatının düzenleyici kurumsal mekanizmalarından biri olan Sendikaların da önemli rolleri olmalıdır. Çevre sorunları ve Sendikacılık Hareketinde Yeni Yaklaşımların incelendiği bu çalışmada küreselleşme ve bilgi toplumu çağına girdiğimiz günümüzde sendikacılık alanında da yeni dönüşümlerin yaşandığına dikkat çekilerek Çevre sorunlarının önlenmesinde sendikaların başlıca rollerinin neler olacağı üzerinde durulmuştur. Küreselleşme ve bilgi toplumuna geçiş yaptığımız günümüz dünyasında sendikaların klasik görev anlayışlarında da değişiklikler yaşanmış ve yeni görev alanları ortaya çıkmıştır. Çevre sorunlarının önlenmesi de sendikacılığın yeni görev alanlarındandır. Çalışma hayatının kurumsal düzenleme mekanizmalarından biri olan sendikalar çevreyi koruyucu çevre kirliliğini önleyici günümüzün ve gelecek kuşakların sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşaması ve çalışması için çalışmalar yapabilir ve diğer kurumlarla uyum içinde çevre sağlığının gelişmesine katkıda bulunabilirler. Çalışmamızda sendikaların çevre sorunlarının çözümlenmesine yönelik katkılarının neler olabileceği tüm yönleriyle analiz edilmiştir.