Kitapları niteliğine bakmaksızın fetiş öğesi haline getiren bir bibliyoman bu tutkusunu ne kadar ileri götürebilir?
14 yaşındayken gerçek bir olaydan esinlenerek kaleme aldığı bu ilk yapıtında Flaubert hem okuruyla hem de insanoğlunun içindeki şeytanla selamlaşarak klasik edebiyata sunacağı katkıların müjdesini veriyor. Elyazmaları ve öykünün basıldığı Colibri gazetesinin 1837 yılı nüshasıyla Bibliyomani Flaubert'in edebi dehasının ilk ürünü...
"Bu adamın sahaflar ve eskiciler haricindeki kimselerle konuşmuşluğu yoktu. Ketum olduğu kadar hayalperest nemrut olduğu kadar mahzun bir adamdı; tek bir düşüncesi tek bir sevdası tek bir tutkusu vardı: Kitaplar."