Mağdurların yaşadıkları sanıyorum ki bu kitabın tarihe kalacak en önemli bölümüdür. O nedenle biz mağdurlardan gelen metinleri hiç değiştirmeden vermeyi istedik. Mağdurların bize gönderdikleri metinler sadece bunlardan ibaret değil. Çok sayıda metin var ve hepsini yayınlamak bu kitabın hacmini aşardı. Belki ileride müstakil bir kitap haline getirilebilir.
Hatta getirilmelidir de. Bunları okuyan bir kamu görevlisi "Bir daha asla böyle hatalara yol açmamalıyız." demelidir. Hukuk Fakültesi 1. sınıf öğrencisi bu hikâyeleri okuduktan sonra "İleride hâkim veya savcı olursam kimseden korkmadan hukuku uygulamalıyım ki bir daha böyle acılar yaşanmasın!" diyebilmelidir.
Umarım yayınlayabildiklerimiz tarihten ders almamıza imkân verir.
Mağdurların yaşadıklarını yayınlamaktaki amacımızı açıklarken İlber Ortaylı'nın güzel bir sözünü buraya aktarmamız lazım: "Tarihi bilelim ama geçmişin kinini tutmaktan çok geleceği daha iyi kavramak için." diyor yazar.
Kitap dört bölümden oluşuyor: İlk bölümde; 11.480 kişinin içindeki bazı mağdurların Av. Ali Aktaş'a yaşadıklarını ve mağduriyetlerini anlatmalarını; daha sonra Ali Aktaş'ın Koray Peksayar'ın hazırladığı 52 sayfalık raporu da gündeme getirmesi sosyal medyadan duyurmasıyla gündem olan Bylock'ta Zoka'nın açığa çıkması.
İkinci bölümde; mağdurların ağzından mağdurların yaşadıklarına şahit olacaksınız. Mağdurların yaşadıklarını okurken dahi içinizin parçalandığını fark edeceksiniz. Boğazınız düğüm düğüm cümleler dolacak. Ve bu cümlelerin gözlerinizden gözyaşı olarak döküldüğüne şahit olacaksınız.
Üçüncü bölümde; yaşanan bu olaylardan çıkaracağımız dersler ve bu olayların çözüm yolları.
Son bölümde ise; Bylock'ta Zoka ile ilgili gazete haberlerini internet haberlerini ve birtakım twitter paylaşımlarını bulacaksınız. İyi okumalar...