Artık o eski taşın yaşlı yalnızlığında beni barındıran duru dingin kadim şehir kalmadı. Kendi içinde barış türkülerini bir saz eşliğinde mırıldanan o taş şehir sanki yok oldu. Onu anlamak için bazı bazı çok geç kaldığımı ayrımsıyorum. Ama her şeyden önce onu ve dünyasını anlamak; büyük kentlerin uğultusunda bir an o şehirleri içimden ve hayatımdan uzak tutmam gerektiğini de çok geç anladığımı itiraf etmeliyim.
"Dünyanın onca ünlü şehirleri içinde; sanatıyla sanatçısıyla mimarisiyle ressamıyla şairiyle ünlü şehirler içinde dolaşırken geçmişimdeki o küçük ama yaşlı ve önemli şehri insanların aciz düşürdüğü o şehri düşünmeden edemiyorum."