İnsanları aynı mekânda birleştiren en önemli eylemlerden birisi yemek olsa gerek. Ailelerden dostlara fikir paylaşımlarında bulunan entellektüellerden günün yorgunluğunu atan çalışanlara kadar toplumun her kesimi belirli saatlerde bir yemek masasında toplanır. İşte bu masanın ve yemeğin de kendine ait belirli kuralları ve ritüelleri vardır.
Elinizdeki kitap Osmanlı'nın sön dönemi ile erken Cumhuriyetin ilk yıllarında yazılmış âdâb-ı muâşeret kitaplarının yemek ve sofraya dâir bölümlerinden oluşuyor. Bu yüzden adını Âdâb-ı Taâm koyduk! Eş dost yemeğe nasıl davet edilir kim kimin yanına oturur yemek nasıl dağıtılır gibi birçok konunun işlendiği eğlenceli fakat şimdi bize garip gelebilecek ayrıntıları ve incelikleri içinde bulacağınız Âdâb-ı Taâm masaları süsleyen mevsimlik çiçeklerin kokusuyla bizi geçmişin sofralarına davet ediyor.
Sofra meraklılarının yanısıra gündelik işlerden ve insanlar üzerinden alternatif bir tarih okuması yapmak isteyenlere de ayrı bir pencere açıyor.
Buyurunuz efendim hep birlikte eğri oturalım doğru yiyelim.