Yaşadığımız çağa tanıklık edebilmek; özlemlerimizi ve özgür tespitlerimizi beyaz kağıda geçirmekle mümkündür... Ebediyete göz diken insanoğlu için söz unutulur ve uçar. Ama yazı kalıcıdır. Uygarlık tarihi içinde düşünce ve bilimin intikalinde yazının rolü hala tartışma kabul etmez... Önemli günleri çizerek ve yazarak ölümsüzleştirip topluma armağan eden merhum hocam Prof. Süheyl Ünver konumuzun en canlı örneği. Otuz yıldır özellikle gezerken notlar alır günlük tutarım. Önceleri bunların bir kısmını yerel ve ulusal basında yayınlamak benim için sade bir mutluluktan ibaretti. Ancak; "seyahat edin sağlık bulursunuz" hadisi şerifleriyle tavsiye edildiğini "Arzı gezin" "arza yayılın" "Dünyayı gezin ve görün yalancıların akıbetini" ayeti kerimeleriyle ibret almak üzere gzmenin Kur'an diliyle emredildiğini gördüm... Yani Kur'an bilinciyle gezmenin de ibadet olduğunu gördüm.Sonra Evliya Çelebi rüyasının cazibesine kapıldım ve ömrümce ona imrendi. Ustalaşmayı da beklemeden kalemi elime alıp yola çıktım...