Veysel Eryürek'in yazdığı iki uzun öykünün ya da iki kısa romanın geç de olsa gün yüzüne çıkması edebiyatımıza önemli bir katkıdır. "İlk Samuray" ve "Boş Gezenin Günlüğü"nde yazar kendine has karakterleri kurgusu ve satır aralarındaki ince mizahıyla yeteneğin ve hayal gücünün ötesinde pek çok unsuru ustalıkla bir araya getirmiş. Elinizdeki kitap çağın dayatmalarından diğerlerine benzemediği için ötekiler evrenine sürgün edilen insan yaşamlarına yönelik "İsyan Edebiyatı"nda hak ettiği yeri bulacaktır. Karakterlerin sıra dışı labirentlerde can bulduğu "İlk Samuray" ve "Boş Gezenin Günlüğü"nü okurken yazarın pek çok insanın iç fısıltılarından oluşan bir Ötekiler Korosu'na kulak verdiğini ve onların sesi nefesi kalemi olduğunu düşünebilirsiniz. Dilerim yakın gelecekte Eryürek'in yeni eserleriyle buluşacağımız günler yakındır.
GÜNDÜZ ÖĞÜT