On altıncı yüzyıldan günümüze kadar ticari ilişkileri ya da kültürlerarası iletişimi kolaylaştırmak yabancı dil öğrenmenin ve öğretmenin güçlüklerini yaşamamak insanlığı ortak bir zeminde buluşturmak yahut kusursuz dile ulaşmak adına dil birliğini sağlayacak pek çok yapay dil oluşturulmuş; evrensel iletişim için yöntemler geliştirilmiştir. Hüseyin Tevfik yirminci yüzyılın başında insanlığa hizmet adına hazırladığı Şifre-i Umûmî Tarifâtı adlı eserinde ana dilden başka dil bilmeye ihtiyaç duyulmadan sadece rakam ve işaretlerden oluşan kodlama sayesinde milletlerarası yazılı iletişim kurulabileceğini kanıtlamaya çalışmıştır. Hüseyin Tevfik'e göre sözlü olarak farklı olsa da anlamca ortak bütün insanlığın düşüncelerini ifade edebileceği bir araç olabilecek Şifre-i Umûmî sayesinde bir yazıyı herkes kendi diliyle okuyabilecektir.
Hüseyin Tevfik'in ideografik yazı sistemine dayalı yalnızca yazılı iletişimi esas alarak dillerle teması dil bilmeden gerçekleştirmenin kendi geliştirdiği kodlama sistemi ile mümkün olduğunu göstermek amacıyla yazdığı eserinin giriş kısmında yer alan "Ümit ederim ki Arapçaya Arnavutçaya Rumcaya Ermeniceye Mûsevîceye Bulgarcaya Sırpçaya Ulahçaya Osmanlı hâkimiyeti altındaki bütün vatandaşlarım tarafından tercüme edileceği gibi diğer dillere de tercüme edilir." sözünü çalışmasına başlama sebebi olarak gören Sevda Kaman evrensel dil düşüncesi ekseninde eseri inceleyerek günümüz okurlarıyla buluşturuyor.