Anadolu'daki alevilerin Hz. Ali'ye duydukları sevgiyi saygıyı hayranlığı bağlılığı kelimelerle cümlelerde ifade etmek kadar zor bir şey olmasa gerek. Anadolu Alevileri için Hazreti Ali'nin yeri o denli erişilmez bir yerki bu olguyu hiçbir benzetme ile anlatabilmek olası değildir. Anadolu halkı sevgisinde kederinde acılı gününde sevinçli gününde Nevruzu'nda Cem'inde Hazreti Ali ile kendini aynileştirir üzülür ağlar ağlatır sevinir güler güldürür. Hazreti Ali üstüne Anadolu'daki halk ozanlarının sevgi saygı ve muhabbetlerini ifade eden dörtlükleri şiirleri bir araya toplansa ansiklopedik bir antoloji külliyesini çok rahat oluşturur. Bu sevgiye Anadolu dışındaki İran'da Irak'ta Suriye'de Mısır'da Balkanlarda ve diğer İslam ülkelerindeki Ali sevgisini de eklersek bu saygılı sevgi selinin boyutları daha da büyür. Ali sevgisi ile yanıp tutuşan inançları uğruna darağaçlarına bile meydan okuyan 16.yüzyılda Osmanlının adaletsiz haksız sömürü düzenine karşı Anadolu halkının sıkılmış yumruğu olan Pir Sultan Abdal bakın o günlerde Ali'ye nasıl sesleniyor.
Gözleyi gözleyi gözüm dört oldu
Ali'm ne yatarsın günlerin geldi
Korular kalmadı kara yurt oldu
Ali'm ne yatarsın günlerin geldi.