1930 yılından itibaren parti-devlet aynîleşmesi (özdeşleşmesi) devresi başlamıştır. Bu dönemde siyasî hayatın tek kaynağı olarak CHP görülmüştür. Milli Mücadeleye muhalif olmayan ve "olumsuz bir siyasî psikoloji" sahip bulunmayan 18 yaşından büyük kötü şöhreti bulunmayan her Türk vatandaşına partinin kapıları açık tutulmuştur. Böylece CHP 1931 yılına kadar fiilen yürütmekte olduğu iktidarını bundan sonra devlet politikası olarak 1945 yılına kadar tek ve karşı çıkılamaz bir şekilde devam ettirmiştir. Devlet Başkanı partinin başkanı İçişleri Bakanı Parti Genel Sekreteri ve Valiler de Partinin İl Başkanı olmuşlardır.
Parti-devlet bütünleşmesi döneminin ilk genel seçimleri 1931'de ikinci genel seçimi 1935 yılında gerçekleşmiştir. İnceleme konusu olarak ele aldığımız 1935 genel seçimlerinde ilk defa Türk kadını meclise o dönemdeki ifadesiyle "saylav" sıfatıyla girmiştir. Yani biri Konya'dan olmak üzere 18 kadın milletvekili olmuştur.
1935 genel seçiminde başka ilkler de yaşanmıştır. Muhalefet mümkün olmadığından spor kulübü adı altında muhalefet tekniği kullanılmıştır. Milletvekili olduğu seçim çevresini hiç görmeden seçilen milletvekilleri vardır.