Sonra Şiir Önce
Önce "dans büyü müzik ritm çizgi renk sözcük;" daha sonra "türkü" ve yazılı ürün... Bin yıllarca sürmüş ve süren evrimsel gelişme için-de sanat da; insanın doğayı toplumu ve diğer canlıları içine katarak yoğurduğu ve içinde yoğrulduğu imecedir. Sanat da şiir de ortaklıktır.
Şiiri diğer sanat ürünleriyle benzeş kılan genel özellikler vardır. Sanat somuttan ve onun soyutlanmasından etkilenen insan bilincinin toplumsal ve ekonomi gelişmelerle diyalektik etki tepkiler içinde duygu ve estetikle yoğrulmuş soyutlamasıdır dışa vurumudur. Somutun yeniden üretimidir. Soyutlamanın yeniden somuta dönüştürülmesinde araçtır ... sanat bir gereksinmedir. Su yüzeyinde ilk titreşimin dalgalar biçiminde yayılması; zeytin ağacının yüzlerce yıldır derine inmiş kökleri; ilk kaya mağara resminden çağdaş resme uzanan çizgi renk; Fışkırmaya gebe çıtırtının sessiz çığlığı; nasıl da andırır birbirini sanat ürününün doyurduğu bir gereksinmeyi nasıl da anlatır ayrı ayrı ... ki sanatın işlevi öznel de olsa dünyayı olumluya değiştirmede etkin bir araç olmaktan geçer. Yaşamı güçsüzleştirici yozlaştırıcı değildir sanatın işlevi. İnsanları yaşama üretken katılmada paylaşılan iyi ve güzel her şeye ulaşmada. Dayanışmada işlevselleşmelidir sanat. İnsanla insan insanla doğa ilişkisini beyinsel bir hazla açığa vurarak; insana üretici yaratıcı ve yaşayan her şeyin ve kendisinin olgun ve serpilen yanlarını anlatmalıdır özellikle sanat. Yasaksız ve sorumluca.
Şiir çok anlama ulaşmış anlamsal ve söz dizimsel yapısı imge temelli büyü müzik geleneğini sözcükle sürdüren sanat ürünüdür. Şiirin içeriği en anlamlı ve başkası olamayacak bir imgesel biçim kuşanarak estetik güzellikte sunulmuştur. Bu biçim ki dönerek kendisi de içeriği etkilemekte ve onun yeniden üretimine katkıda bulunmaktadır. Akarsu gibi açar kendi yolunu şiir. Şair özgürdür ve bu özgürlüğünden gerçek anlamda sorumludur da ... şiir yalın ya da yoğun anlatımlarla çok anlama ulaşabilir. Ne ki basit olamaz hiç. "Nasıl ve ne yazılır'ın" kuralı yoktur. Her şiir özerktir ve kendi kuralını koyar; yazılır ve bitmez şiir.
Şiir ozanın olağanüstü duyarlılığının ürünüdür. Ki ozan elleri suya sarkan salkım söğüt / ürperiyor yüzeyleri / gözlerimi siliyor danteliyle / dokunuyor sırtımıza / elleri kalem fırça / çoğalıyor yaşamak / daha çok daha çok yaşamak / yitiyor korkusu kör edilmenin.