Gelgitler denizlerde mi güzeldi yalnızca? Gelgit bir kadında belki daha da güzeldi. Bu kitapta iki kadın tek vücut var. İkisi aynı bedene sığmak zorundaydı daima. Aynı gözlerle aynı saçlarla aynı yüzde çakılıydılar. İnsanların karşısına bazen ortak kararlarla bazen kavgalarla çıktılar. Belki de tüm kadınlar sığamadıkları bir bedende birkaç ruhla ikamet etmek zorundaydılar. Kimbilir kaç defa git dediklerinde aslında hiç gitmesin istediler. Belki de bir gün gerçekten gittiklerinde kimsenin onları durdurmamasını dilediler. Ama değişmeyen tek şey kadın ona bahşedilen tüm gelgitlere ve bu daracık bedene rağmen aramaktan hiç vazgeçmedi kendisini.
Bir gün "Çok konuşuyorsun" dediklerinde kendim çalıp kendim söylesem ne iyi olur diye düşündü. Şarkılar şiirler kimin tekelindeydi? Özgürce şarkılar söyleyip satırlarca yazabilirdi. Sesi çatladı deseler ne olurdu? Yazdıklarını kimse okumasa tuşlarda gezen parmakları durur muydu? Ne şarkılar susardı ne de bu kadın bu dükkânı kapardı.