Komplolar suikastlar iç çekişmeler casuslar hatalar ve stratejilerle dolu gerçek bir hikâye.
Patton'ın ölümü neden bu kadar önemli? Çünkü büyük general Alman işgali sonrasında zayıflayan Sovyetlerin üzerine yürümek istiyordu. Oysa savaş yıllarında ABD şaşılacak derecede Sovyet hayranıydı. Patton fikirlerini hayata geçirebilseydi Avrupa ikiye bölünmeyecekti. Yirminci yüzyıla damgasını vuran Soğuk Savaş yılları hiç yaşanmayacaktı. Sovyetlerin kölesi haline gelen Doğu Avrupa ülkeleri bizzat ABD'nin sempatizanlığı yüzünden altın tepside ikram edildi. Görünen o ki II. Dünya Savaşı'nın kazananı Sovyetler Birliği oldu. Patton günlüğünde şöyle yazıyordu: "Bir dizi savaş kazandık ama barış savaşını kazanamadık... Eğer Stalin ve onun zalim katilleriyle aynı dünyada yaşayacaksak Yüce Tanrı'nın bizi sürekli korumasına ihtiyacımız olacak." Kitap efsane general Patton'a suikast komplosunun adım adım izini sürerken aynı zamanda CIA ve KGB'nin atası olan istihbarat örgütlerinin Avrupa'yı nasıl arı kovanına çevirdiklerini ayrıntılarıyla veriyor. Suikastlar komplolar katliamlar dinlemeler ve politik oyunların dehşete düşüren dünyası bizzat gizli ajanların ağzından anlatılıyor. Öyle ki Sovyetlerin ajanları arasında bakanlar üst düzey yetkililer ve hatta neredeyse Başkan olacak bir isim bulunuyordu.