Bu kitaptaki yazıların önemli bir kısmı din-siyaset ilişkisine dairdir. İslam tarihi boyunca Kur'an Hadis gibi temel dinî metinler semboller ve değerlerin sayısız siyasi projeler ve kirli emeller uğruna binbir çeşit istismara maruz bırakıldığı inkâr edilemez bir gerçektir. Sıffîn vakasında Muaviye ordusunun mızrakların uçlarına taktıkları Mushaf sayfaları bu istismar geleneğinin ilk ve en çarpıcı örneklerinden biridir. Sıffîn savaşının akabinde vuku bulan tahkimname hadisesinde Hâricî grupların doğrudan doğruya Kur'an'ı referans göstermeleri ve En'âm 6/57 Yûsuf 12/40. ayetlerdeki "ini'l-hükmü illâ lillâh" (Hüküm ancak Allah'a aittir) ifadesinden hareketle "lâ hükme illâ lillâh" (Allah'a ait hükümden başka bir hüküm söz konusu değildir) şeklinde bir slogan üretmeleri de Kur'an'ın yorumsal düzeydeki ilk istismarı olarak değerlendirilebilir.